[ Pobierz całość w formacie PDF ]
.Kanat seslen hafifledi.«'Mary?»Sonunda,, «Hepsi o kadar,» dedi.«Başka bir şey hatırlayamıyorum.»«O anıları serbest bırakmanın bir yolu var.»«Hipnotizma mı?» diye sordu Mary.«İyi sonuç veriyor.»«Sen hatırlamaya korkuyorum.»«Hatırlamamaktan korkman gerekir.»«Hatırlarsam ölürüm.»«Gülünç bu.Sen de biliyorsun.»Mary saçlarını yüzünden kaldırdı, doktorun hatırı için kendini zorlayıp gülümsedi.«Artık kanat seslerini duymuyorum.Dokunuşlarını da hissetmiyorum.Kanatlardan konuşmak zorunda değiliz artık.»«Zorundayız bal gibi.»«Kanatlardan söz etmeyeceğim, Allah kahretsin!» Başını hırsla iki yana salladı.Kendi inadı kendini de şaşırtıyor, korkutuyordu.«Bugün konuşmayacağım en azından.»Cauvel, «Pekâlâ,» dedi.«Bunu kabul ettim.Konuşmaya ihtiyacım yok demekle aynı şey değil bari.» Tekrar gözlük camlarını silmeye koyuldu.«Hatırlayabildiklerine dönelim.Berton Mitchell seni dövdü.»«Herhalde dövmüş olmalı.»«Onun evinde mi bulundun?»«Evin salonunda.»«Kötü dayak yemiştin, değil mî?»«Evet.»«Daha sonra da.o yaptı dedin.»«Ama olayın oluşunu hatırlamıyorum.Acıyı hatırlıyorum.Korkunç bir acıydı.Ama bir anlık.»«İlk tokatla bayılmış olabilirsin.»«Herkes öyle dedi.Bana bayıldıktan sonra da vurmuş olmalı.Ona uzun süre karşı 39koyamazdım.Ufacık kızdım.»«Bıçak da mı kullandı?»«Her yanım kesikti.»«Hastanede ne kadar yattın?»«İki haftadan fazla.»«KAÇ dikiş atıldı yarana?» «Toplam yüzden fazla.»* * *Kuaför salonu şampuan, krem ve kolonya kokuyordu.Oysa o.kadının ter kokusunu bile alabiliyordu.Yerlerde kesik saçlar vardı.Kadına doğru yürürken saçlar çevrelerinde uçuştu.Kadın ona tepki göstermeyi reddetti.Onu selamlamadı da, mücadele de etmedi.Yerde öylece yattı.Gözleri ölü gözü gibiydi.Bu yüzden kadından nefret etmiyordu.Aslında kadınlarında pek ihtiras aramazdı.İlk birkaç ay için yeni bir sevgilinin istekliliği, seks konusunda gösterdiği heves belki dayanılabilecek bir şeydi.Kısa bir süre için şefkat göstermeyi o da başarırdı.Ama ilk birkaç aydan sonra, kadınlarda korku görmeye ihtiyaç duyardı.Doruğa ulaşmasını ancak bu sağlardı.Kendisinden ne kadar korkar->.larsa onlan o kadar çok severdi.Kadının üzerinde yatarken yüreğinin delice vuruşla-rını, o vuruşların korkunun etkisiyle giderek hızlanışını i hissediyor, bu ona heyecan veriyordu.Oda hareketlerini | hızlandırdı.* * *«Mitchell'in birkaç yumruğu da kafana indi,» dedi Cauvel.«Suratım çürük içindeydi.Babam bana 'yamalı bebeğim' demeye başladı.»«Beyin sarsıntısı falan geçirdin mi?»«Sözü nereye getirmeye çalıştığını anlıyorum,» dedi Mary.«Ama hayır, beyin sarsıntısı olmadı.Eminim.»«Vizyon görmeye ne zaman başladın?» «Aynı yılın sonlarına doğru.»«Birkaç dakika önce Dana, niçin öngörücü olmaya ben seçildim, diye sordun.Eh, aslında bunun pek öyle esrarengiz bir yanı yok.Tıpkı Peter Hurkis olayında olduğu gibi, senin de psişik yeteneklerin ciddi bir kafa hasarından sonra başlamış.»«Yeterince ciddi sayılmaz.»Doktor gözlük camlarını silmeyi kesti, gözlüğü gözüne taktı, irileşen gözleriyle Mary'yi dikkatle inceledi.«Acaba büyük bir psikolojik şok da psişik yetenekleri kafa hasarı gibi başlatabiliyor mu?»Mary omuzlarını kaldırdı.«Senin gücün fiziksel bir travmadan başlamadıysa, belki psikolojik travmadan başlamıştır.Olabilir mi dersin?»«Herhalde,» dedi Mary.Doktor kemikli parmağını ona doğru uzattı.«Hangisi olursa olsun, yeteneklerinin kökü herhalde Berton Mit-chell olayında yatıyor.Adamın sona yaptığı, senin hatırlayamadığın şey neyse, onda.»«Belki.»«Uykusuzluğunun da nedeni Berton Mitchell.Dönemsel depresyonlarının da.Kaygı krizlerin de onun sana yaptıklarıyla ilgili.Söylüyorum sana, Mary, bu olayla ne kadar çabuk yüzleşirsen o kadar iyi olacak.Anılarını hatırlaman için hipnoz kullanmama izin verirsen, bir daha asla benim yardımıma ihtiyaç duymadan yaşarsın.»«Senin yardımına her zaman ihtiyaç duyacağım.»Doktor kaşlarını çattı.Güneş yanığı yüzünde çizgiler hayli boldu.Bir ressam görse, bu ifadeyi yakalamaya can atardı.Hem keskin, hem güvenilir bir ifade.Zaten üç yıl önce Mary'yi bu adama doğru çeken de bu ifade olmuştu.Bir partide karşılaşmışlardı.Doktorun mesafeli ama babacan tavrı, Mary'nin sonradan, uyku İlaçlarına bağımlılığı artınca, ona danışmasına yol açmıştı.Doktor, «Eğer hep benim yardımıma ihtiyacın olacak-sa, sana hiç yardım edemiyorum 40demektir,» dedi.«Ruh hekimi oiarak, gereken gücü kendi içinde bulmanı sağlamalıyım.»Mary bara yürüyüp konyak sürahisini eline aldı.«Bir süre konuşmayı süraürürsem bir içki içebileceğimi söylemiştin,» dedi.«Ben sözümden hiç dönmem.» O da kalkıp bara, Mary'nin yanına geldi.«Gün hemen hemen bitiyor.Ben de bir tane içeyim.»Mary iki kadehi doldururken, «Mitchell konusunda yanılıyorsun,» dedi.«Ne bakıma?»«Bence tüm sorunlarım ondan kaynaklanmıyor.Bazıları da babamın ölümüyle başladı.»«Bunu daha önce de duydum senden.»«Öldüğünde ben de aynı arabadaydım.O kullanıyordu ama ben de arka kanepedeydim.Ölüsünü gördüm.Kanları üstüme sıçradı.Daha dokuz yaşındaydım.Ondan sonraki yıllar da kclay sayılmazdı.Annem üç yılda babamın bıraktığı tüm parayı bitirdi.Dokuz yaşımla on iki yaşımın arasında, zenginken yoksul olduk.Böyle bir deneyim herhalde bazı izler bırakır diyorum.Haksız mıyım?»«Bırakmış zaten,» dedi doktor.Kadehini eline aldı.«Ama en kötü izlerin sorumlusu bu olay değil.» • «Nereden biliyorsun?»«Çünkü bundan kolaylıkla söz ediyorsun.»«Eeee?»«Ama Berton Mitchelle olanları anlatamıyorsun.»* * *Kadınla işi bitince ayağa kalktı, pantolonunu çekti, fermuarını kapadı.Fardesüsünü bile çıkarmamıştı.Geri çekilip yerdeki kadına baktı.Fırsat verilmiş olmasına rağmen kadın örtünmeye kalkışmadı.Etekleri kalçalarına kadar sıvanmıştı.Bluzunun düğmeleri açıktı.Tek memesi görünüyordu.Ellerini yumruk gibi sıkmış, tırnakları avuçlarını yaralamış, kanatmış-tı.Dehşet içinde, çaresiz bir hayvan gibi.kısaca onun ideal kadınıydı şu anda.O pardesüsünün cebinden bıçağı çıkardı.Kadının bağırmasını, kendisinden kaçmasını bekliyordu.Ama öldürmek üzere yaklaştığında kadın zaten ölüy-müş gibi yattı.Korkunun ötesine geçmişti artık.Tüm.duyguların ötesine geçmişti.O diz çöküp bıçağın.sivri ucunu kadının boğazına dayadı, deriyi gamze gibi çökertti, kadın yine gözünü kırpmadı.Tepki sıfır.Hayal kırıklığına uğruyordu.Zaman ve şartlar uygun olursa, yavaş öldürmeyi tercih ederdi.Bu işten zevk alabilmek için avının canlı olması daha iyiydi.Kadının bu anı mahvettiğine kızarak bıçağı sapladı.Mary Bergen'in soluğu boğazına tıkandı.Keskin maden derisini yırtıyor, kasların* yarıyor, kanlan fışkırtıyor, acıların saklı okluğu karanlıklara giriyordu.Barın kenarıyla duvarın köşe yaptığı yere dayandı.Açılmamış bir viski şişesine çarptığının farkında bile değildi.«Ne oldu?» diye sordu Cauvel.«Acıyor.»Doktor onun omzuna dokundu.«Hasta mısın? Bir yardımım olabilir mi?»«Hasta değilim.Vizyon, Hissediyorum.»Bıçak tekrar dalak.Derine.Mary iki elini midesine bastırdı, sancıyı durdurmaya çalıştı
[ Pobierz całość w formacie PDF ]